27 Şubat 2018 Salı

Adının Hiç Bir Önemi Yok


Adının Hiç Bir Önemi Yok







Çok ağır geçti bu kış,

yakıcı ve acımasız...


Bir evsizin, 

paltosundan atıldım kapı dışarı.


Uşağı oldum kış mevsiminde, 

gülücük satıcılarının.


Aldandım,

çamurun içindeki tatlı sözlere.


Takılı kaldım, 

çaputtan yapılmış çiçeklere.


Üzüldüm ve ovuşturmadım gözlerimi,

aktı geçti mazgalların arasına.


Ruhum kristalleşti ve saçıldı, 

zemherinin ak sakallı karları arasından.


Her bir yalan,

doğurarak çoğalttı kendini biçimsizce.


Geriye ise, 

ne hayal kaldı, ne de doğru.


Artakalan yalnızca;

 ''sen ile bendik.''


Ve biliyordun, 

bir kış kadar sert olamazdım.


Bir kış kadar; 

yüreksiz olmayacak denli,

sıcakkanlıydım.


Sen baktın, 

ben oradaydım.

Ve bir yalanı alt edecek kadar canlıydın.

Benim kadar gerçek, 

benim kadar masal kahramanıydın.

İkimiz de aynı dilden, 

aynı pencereden bakarak yol aldık.

Doğru zamanda,

doğru ışığın altındaydık...












H.Altıntaş
Siyah Gergedan

25 Şubat 2018 Pazar

Adam - Kadın ve Derviş [Konuşmalar]



 Adam - Kadın ve Derviş               [Konuşmalar]









A: Kireç, ateş ve kimlik.

K: Başka?

A: Para, yokuş, ve bakır.

K: Başka?

A: Elmas, dert, ve balık.

K: Başka?

A: Esvap, makas, ve kutu.

K: Başka?

A: Saray, ağaç ve bira.

K: Başka?

A: Maden, kent ve böcek.

K: Başka?

A: Yol, çöl ve ateş.

K: Başka?

A: Ev, evsiz ve çadır.

K: Başka?

A: Umut, siyah, ve mu- uuuu- uu- tt- l-l-uuuu- ll

K: Ne oldu?

A: M- u- u- t- t-ttttttt- lll

K: İyi misin?

A: Muuu- uuuuu- t-t-t-t- l-l- uuu- llll

K: İyi misin?

A: Söyleyemiyorum. M-m-m-m-m-m-m-m- uuuuuu-u-u-u

K: Neyi söyleyemiyorsun?

A: M- u-u-u-u- t-t-tttttt

K: Söyleyemediğin şey ne?

A: M-m-m-m-m-m-m-m-mm-mmmmmm-m- uuuu-u-u-uu

K: Sakin ol ve bana ne olduğunu söyle.

A: Söyleyemediğim şeyin cevabını nasıl vermemi istiyorsun! M- u-u-u-uuu

K: Tamam kızma! Şimdi sakinleş ve yeniden dene.

A: M-m-m- uuu- tt

K: Nefes al ve yeniden dene.

A: M- u-u-uuuuuuu- ttt- lll-l-l-l- u-u-u- llll

K: Düşünmeden dene.

A: M-uuuu- ttttt- lll- u-u-u

K: Bilincini köşeye koy.

A: M-u-u-u-u- t-t-tttttttttt- llllllllll-l-l-l

K: Düşünme.

A: M-m-m-m-m-m-m-m-m- uuuuuuu- t-t-t

K: Sakin ol.

A: M- u-u-u- ttttttt

K: Unutmaya çalış bilincini ve...

A: Kes sesini! M-m-m- u-u-u-u- ttt

K: Sadece yardım etmek istiyorum.

A: Sana sesini kes dedim! M-m-m-m- uuuuuuu- t-t-t

K: Kızmana gerek yok. Sadece yardım etmek istiyorum.

A: Yardımına ihtiyacım yok! M-u-u-u-u- t-t-t-t-t- l-l-l-l

K: Belki yardım edebilirim.

A: Bana bunu yapmadan önce düşünecektin! M-u-u-u-u- tttt-t-t-ttt-t

K: Ben mi?

A: M-m-m-m- u-u-uuuuuu- t-t-t-t

K: Ben mi?

A: M-m- u-u-u-u-uuuuu-uuuuu- tttt

K: Sana söylüyorum ben mi?

A: M-m-m-m- u-uuuu- t-t-t-t

K: Cevap ver bana!

A: M- u-u-uuuu- tt-t-t-t

K: Bana bakar mısın lütfen?

A: Ne var? M- u-u-uuu- ttt-t-t

K: Ne yaptığımı söyler misin?

A: M- u-u-u-u-u-u-uuuuuuuu- ttt-tttt- llll

K: Ne söylemiş olabilirim?

A: M-m-m-m-m-m- u-u-u-u-u-u-uuuuu

K: Sana ne söyledim de böyle oldu?

A: Bana, m-m-m-mmmmm- u-u-u-u- t-t-tttt- l-l-lll-l

K: Evet?

A: Bana, m-m-m-m-m- u-u-u-uuuuu- tttt

K: Nefes al ve yeniden dene.

A: Bana, m-m-m-m- uuuuuu- tttt- ll-l-l

K: Gayret et.

A: M-mmmmmm- u-u-u-u-u- t- l-lllll

K: Başaracaksın.

A: Hayır başaramayacağım! 

K: Ne söylemiş olabilirim?

A: M-m- u-u-uuuuu- ttttt- ll-l-l-l


     ___



D: Eski bir söz vardır;


birine aptal olduğunu söylersen o biri aptal olduğuna inanır diye...


Nereden çıktı bu söz diye düşünebilirsin.


Bunun konumuzla ne alakası var diye sorabilirsin.


Belki de sen haklısındır. 


Belki de konumuzla hiç alakası yoktur.


Belki de ben haklıyımdır, eski hikayeler 


konusunda...


Eski hikaye demişken,


kadının adama uzun uzun bakarak söylediği 

küçük bir hikaye vardır;


'' mutlu olabileceğim son kişisin bu hayatta, 

kendimi yanında mutlu 

hissedeceğim son kişisin...'' 


der kadın, adama.


Adam ise, öylece bakar.


Kadın ise, düşünmeden çekip gider.


Geride sözler yankılanır adamın kulaklarında; 

M-m-m-mm-mm- uuuu-u-u-u-u-u-uuuuuu-uuuu-u-u-

u-u- ttttttt-t-t-t-t-t- ttttttt- llll-l-ll-l-


l-l-l-l-l-l-lll- uuuu-u-u-u-u-uuuuu-u-u-u


O günden sonra herkes bilir ki; 


'' Kişiler duygusuz kaldıklarında ölürler, 

kelimeler ise; yara aldıklarında.''
















H.Altıntaş
Siyah Gergedan

23 Şubat 2018 Cuma

22 Şubat

22 Şubat







Tahta bir masa, ben ve kalabalık.


Boyuna gülüyoruz dünya yanarken içten içe.


Kimse sormuyor canın yandı mı bir daha.


Kimse sevmiyor çatırdayan plakları.


Kimse eskisi gibi pul biriktirmiyor.


Herkes aynı tadımlık gülüyor etrafına.


Zaman akmıyor uzaklaştıkça.


Sohbet koyulaştıkça koyulaşıyor.


İnsan yaşadıkça, umutlarını aldırıyor organlarını bağışlar gibi.


Karşımda kim olsa, aynı hizada bakıyor bana.


Cümleler, noktasız uzanıyor bitkin virgüllere.


Ve biz konuştukça, yelkenlerimizi indiremiyoruz sulara,


geri getiremiyoruz eskileri, 
alıp götürüyor seni serseri bir ağustos böceği.


Ardından hiç yaşanmamış gibi, kapı aralanıyor.


Bir güneş tanrıçası dolduruyor son yarayı sıvazladığım yeri.


Sadece gözlerim özlüyor, arkamda bıraktığım yeşil gözleri.


Sadece, sen kokuyor duygularım.


Dünya sadece senin önünde diz çöküyor.


Ruhum yalnızca sana hizmet ediyor gurursuzca.


Ve ben sessizce toparlanıyorum,
gider ayak bırakmayayım diye sende kalbimi.


Aklım sabırsızca bekliyor,
gözyaşlarını dudaklarımla silmeyi...










H.Altıntaş
Siyah Gergedan


21 Şubat 2018 Çarşamba

Sessiz

Sessiz





"umarım hayatında sevecek bir şey bulursun" demişti ayrılırken. 

o duymadı ama ben 'buldum' demiştim içimden. o gün hep içimden konuştum duyulmamacasına. 

'ben hep içimden konuşurum' 

duymadılar, bende hep sustum ve içimden konuştum.  

'ben hep içimden konuşurum' 

onlar daha çok duymazlar, ben daha çok susarım ve içimden konuşurum. 

o gün bugün de öyle konuştum. böylece kimse duymadı onları sevdiğimi. 

kimse bakmadı ardına, duyulmadı diye sözlerim.





H.Altıntaş
Siyah Gergedan